Miras Hukuku Anlaşmazlıklarında Arabuluculuk Çözümleri

Mirasta arabuluculuk, sistematik teknikler uygulanarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, tarafların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak amacıyla aralarında iletişim sürecinin kurulmasını sağlayan, eğitimini almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyari olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemini ifade eder. Miras paylaşımında arabuluculuk görüşmelerine tarafların kendisi ya da temsilcileri katılabilir.

Miras Hukukunda Arabuluculuk Nedir?

Miras hukuku, irade serbestisinin en fazla olduğu ve gerek miras bırakanın gerekse mirasçıların üzerine serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkların söz konusu olabileceği bir alandır. Mirasın paylaşılması konusunda iradilik esastır. Miras bırakanın ölüme bağlı tasarruf ile öngördüğü paylaşma kuralları mirasçıların oybirliği ile anlaşması sonucu bertaraf edilebilir. İradilik ilkesi, mirasçıların arabuluculuk yoluyla miras paylaşımı yapabilmesi durumunda söz konusu olur.

Miras paylaşımının müzakere ile yapılabilmesi için mirasçıların hepsi mirasta arabuluculuk çözüm yolunu kabul etmeli ve arabulucunun kim olacağı konusunda fikir birliğine varmalıdır. Miras davalarında arabuluculuk kurumunun uygulanabilmesi için tüm mirasçıların oybirliği ile hem arabuluculuk yöntemine hem de arabulucunun kim olacağı konusuna karar vermeleri gerekir. Tüm mirasçıların bu iki hususta da anlaşabilmeleri durumunda süreç başlar.

Tüm mirasçıların bu iki hususta anlaşmasından sonra belirlenen arabulucu, tarafları en kısa sürede bir araya getirmek amacıyla bir oturum planlamalıdır.

Miras Hukukunda Arabuluculuk Kapsamı

                 Arabuluculuk kapsamına giren miras hukuku uyuşmazlıkları şunlardır:

  • Mirasta mal paylaşımı ve miras ortaklığından doğan davalar,
  • Muris muvazaası,
  • Saklı pay nedeniyle tenkis davası,
  • Denkleştirme.

Arabuluculuk Yoluyla Miras Paylaşımı

HUAK m.15’e göre, taraflar, emredici hukuk kurallarına aykırı olmamak kaydıyla mirasta arabuluculuk usulünü serbestçe kararlaştırabilirler. Mirasın paylaşılması hem miras paylarının belirlenmesini hem de bu belirlenen paylara göre terekenin paylaşılmasını kapsar. TMK m.646/2’ye göre, aksine düzenleme olmadıkça mirasçılar, paylaşmanın nasıl yapılacağını serbestçe kararlaştırabilir yani kendi miras paylarını belirleyebilirler. Diğer yandan hakim tarafından belirlenmiş olan paylara da riayet edebilirler.

Terekede mal varlıkları, tapu kayıtları veya mirasçıların beyanlarıyla belirlenir. Mirasçıların terekeye dâhil malvarlıklarının varlığı veya yokluğu ile ilgili iddiaları olduğunda görüşmeye ara verilir. Taraflar, aynı yargı sürecindeki gibi keşif yapılmasını veya bir uzmandan görüş alınmasını talep edebilir. Bu gibi durumlarda arabuluculuk oturumuna ara verilip uyuşmazlık konusu olan malvarlığının keşfi yapılmalıdır. Örneğin; terekede taşınmaz mülk varlığı ve bir mirasçının bu mülk için harcama yaptığını iddia etmesi durumunda bir uzman tarafından değerinin belirlenmesi yoluna başvurabilirler. Yahut da bir tarım arazisindeki ürünlerin o anki piyasa değerlerinin belirlenmesi istenebilir. Bu gibi durumlarda arabulucu, görüşme tutanağına tarafların uyuşmazlık konusu mülkün gezilip görülmesi ve değer biçilmesi konusunda anlaştıklarını ve görüşmelerin bir sonraki oturuma ertelenmesine karar verildiğini yazıp taraflara imzalatır.

Taraflar, miras paylaşımı için yapılacak arabuluculuk müzakereleri sonucunda anlaşmaya veya anlaşmamaya karar verebilirler. Miras paylaşımı, arabuluculuk yoluyla yapılacaksa her iki durumun da tutanağa geçirilmesi gerekir. Taraflar, miras paylaşımı konusunda anlaşmışlarsa da anlaşamamışlarsa da, bir karar verdiklerine dair tutanağı imzalamalıdırlar.

Miras Paylaşımında Arabuluculuk Ücreti

Miras paylaşımında arabuluculuk ücreti, Adalet Bakanlığı’nca yayınlanan arabuluculuk ücret tarifesi ile belirlenmektedir. Bu tarifede belirlenen ücretlerin altında bir arabuluculuk ücreti kararlaştırılamaz. Aksine yapılan sözleşmelerde ücrete ilişkin hükümler geçersiz kılınıp uygun kanun hükümlerince tekrar belirlenir.

Aksi kararlaştırılmadıkça arabuluculuk ücreti taraflarca eşit şekilde paylaşılarak ödenir. Oturumlar sırasında yeni bir uyuşmazlık çıkması durumunda, arabulucu her bir uyuşmazlık için ayrı ücrete hak kazanır.