Bankacılık Ve Finans Hukukundan Kaynaklanan Uyuşmazlıklar

Bankacılık ve finans kanunu finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanmasına, kredi sisteminin etkin bir biçimde çalışmasına, tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunmasına ilişkin usul ve cezaları düzenlemeyi amaçlar.

Bankacılık ve finans hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklar; bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ilişkin özel hukuk uyuşmazlıkları ile ilgili ticari davalar olabilir. Bu tür uyuşmazlıklar tarafların serbestçe tasarruf edebileceği uyuşmazlıklar olduğundan dolayı arabuluculuğa elverişlidir.

Bankacılık Ve Finans Hukukunda Arabuluculuk

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi gereği, 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren gerek Ticaret Kanunu’nda gerekse diğer kanunlarda düzenlenen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan uyuşmazlıklar hakkında dava şartı olarak arabulucuya gidilmesi öngörülmüştür.

Bankacılık ve finans hukukunda arabuluculuk görüşmeleri, arabuluculuk yapmakla yetkilendirilmiş tarafsız bir üçüncü kişi (arabulucu) tarafından yönetilir. Arabuluculuk uygulaması, mahkemelerin iş yükü, yargılama süresinin uzun olması, arabuluculuğun ise daha ucuz, daha basit ve daha hızlı olması nedeniyle tercih edilmektedir.

Bankacılık ve finans hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklar için tercih edilen önemli bir alternatif çözüm yolu olan arabuluculuğun temel ilkeleri şöyledir:

  • Taraflar iradi ve eşit olma hakkına sahiptir.
  • Taraflar aksini kararlaştırmadıkça arabulucu, arabuluculuk faaliyeti çerçevesinde sunulan bilgileri ve kararı gizli tutma yükümlülüğüne sahiptir.
  • Uyuşmazlığın tarafları görüşmelerin gizliliğine riayet etmekle yükümlüdür.
  • Uyuşmazlıkla ilgili hukuk davası açıldığında, taraflar ve arabulucudan alınan karar, belge ve beyanlar delil olarak kullanılamaz.

“Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları” arabuluculuk faaliyeti ile çözümlenebilir.

Taraflardan birinin “tüketici” olduğu finansal tüketici işlemlerinde özel uzmanlık alanı olan bankacılık ve finans hukukunda arabuluculuk uygulamalarının verimli uygulanabilmesi için teknik alan bilgisinden arabuluculuk sürecinde yararlanılması gerekmektedir.

Bankacılık Ve Finans Hukukunda Yargısal Yollar

Tüketiciden haksız alınan ücret ve masrafın iadesi için Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yönetmeliğince belirlenmiş yargısal yollara başvurulabilir. Tüketiciden faiz dışında alınacak her türlü ücret, komisyon ve masraf türleri Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından usul ve esasa uygun olarak belirlenir ve tüketiciden talep edilemez. Banka ve finans kuruluşlarının, tüketiciden almakta oldukları ve uyuşmazlıkların konusu olan ücret ve masrafların tüketiciden talep edilmesi hukuken engellenmiştir. Tüketiciler bu uyuşmazlıklar için Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne ve Tüketici Mahkemelerine başvurabilirler.

Tüketici hakem heyetlerinde ve tüketici mahkemelerinde görülmekte olan uyuşmazlıkların büyük bir çoğunluğu özellikle tüketici kredileri ve kredi kartları sebebiyle bankacılık işlemlerinden kaynaklanır. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundaki hükümler yaygın bir tüketici sorunu olan banka kartları, kredi kartları, kredi masrafları konusuyla ilgili olarak tüketici lehine olacak şekilde belirlenmiştir.